Sayfalar

23 Ağustos 2012 Perşembe

Bu Aralar Ne Yapıyorum?

Aslında ne yapıyorum değil, neler yapıyorum diye sormalıydım sanırım. Maşallah yine arı gibi çalışıyorum boş durmaksızın. Ama yaptığım işler arasında en çok zevk aldığım kuşkusuz kanaviçe işlemek. Geçtiğimiz aylarda ilk kanaviçe panom başlığıyla yayınlamıştım ilk sanat eserimi. Tabii o çok basitti, sadece başlangıç mahiyetindeydi.

Şuan da bir pano işliyorum. Ama bu seferki biraz komplike bir model. Bol renkli, bol gölgeli... Resmini yayınlamak için sabırsızlanıyorum aslında ama yarımken değil de bitmiş hatta çerçevelenmiş haliyle görün istiyorum. Sanırım çok kalmadı. Aynı hızla devam edebilirsem 1 haftaya bitmiş olabilcek.

Ayrıca internette bol bol kanaviçe yapan blogları ziyaret edip, kimler neler yapmış şöyle bir kolaçan ediyorum. Çok güzel bloglar var. En beğendiklerim lavanta bahçesi ve geniş zamanlar... Kendime bir klasör hazırladım ve yapılacaklar listesini oluşturdum bile:))

Yaptığım diğer bir iş ise yemek programları izleyip, değişik denemeler yapmak. Bu işten de en çok eşim hoşnut. Malum yeni yemeklerimi hep o test ediyor. Özellikle geçen gün yaptığım meyveli tarta bayıldı. Sizlerle buradan paylaşamadım çünkü kalıptan çıkartırken kırdığım için şekli tadı kadar güzel olamadı. Ama ilerleyen günlerde tekrar yapıp, söz ölçüleriyle birlikte tarifini vereceğim:)

Geçen gün yaptığım peynirli puf böreğine değinmiyorum bile;) malum bir günde bin tıklama alıp rüştünü ispatladı zaten kendiliğinden:)

Ramazan boyunca özellikle bir kanalda bitip diğer kanalda başlayan yemek programlarını takip ederken ve yapılan yemeklerin görüntüsünden başım dönerken Arda'nın Mutfağı'nı keşfettiğimi ve ordan aldığım bir tarifi daha sonra uygulayacağımı da belirteyim isterim. Ama hangi tarif olduğunu söylemiyim onu da yapınca görün istiyorum:)

Yemek yapıyorum, kanaviçe işliyorum diye sakın kariyerime ara verdiğimi sanmayasınız....Her gün düzenli olarak makale okumaya devam. Ee bitirmem gereken koskoca bir  doktora tezim olduğunu siz bilmiyorsunuz tabii. Ahh ah benimse hiç aklımdan çıkmıyor...

Bu arada düzenli olarak makale okumak, ingilizcemin tekrar toparlanıp dirilmesine de katkıda bulundu.

Şimdilik böyle işte. Günler 24 saat olunca, biraz da uyumaya vakit ayırmak gerekince , eee malum bir de işe gitmek zorunda olunca bu kadarla idare etmek zorunda kalıyoruz:))

Hadi ben gideyim o zaman:)) Sevgiler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sen Ne Dersin?

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...