Sayfalar

diyet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
diyet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

15 Nisan 2014 Salı

Nihayet geldim

Sonunda bilgisayarın başına oturabilme fırsatı bulabildim. Aslında nasıl da uykum geldi anlatamam. Ama buraları da özlemedim desem yalan olur. Peki nerelerdeydim bunca zaman. Tabii ki topinin başında:) Önceden yattığı yerde yanımda oynardı. Şimdi hareketlendi gezmek istiyor. Beşiğinden odaya, odadan eve, evden parklara açıldı. Öyle ki geçen hafta beşiğinden kaçma girişiminde bulunup karyolasından atladı.Bizim yürekler ağıza geldi tabii. Baktım ben bi başıma başedemiyorum, bi mola vereyim dedim  ve ananemize geldik. Yani yine İzmitteyiz.:)

Burda bu kadar malzeme varken blog yazısı yazmamak olmazdı. Annemde her telden el işi var. Son gözdesi ahşap boyama ve dekupaj. Evde heryer takı kutusu ve tepsi dolmuş:) Çok da hoş olmuşlar aslında:) Hem de bayağı profesyonel olmuş. Çatlatma falan yapıyor. Ahh bir de sim ve yaldız delisi olmasa:)) Bana da en beğendiğini seç al dedi. Bi tane seçtim ama onu sonra koyucam buraya.

Bu arada ahşap boyamadan önceki hobisi takı yapmaktı. Boncuklarını da resimledim:)







Bir de diyet mevzuları var. Annemin yanında biraz daha güzel başladım diyete. Sağolsun eşim aklımı çeliyordu, ne kadar abur cubur varsa oturup yiyorduk. Mesela bu akşam ki yemeğim: Tavuklu salata:)


Sonra bu güzel top ağaçlı yolda yapılan ve bir saat süren akşam yürüyüşü:) Bir de daha erken saatte topiyi gezdirme yürüyüşü:)



İşte bizde durumlar böyle:) Fotoğraf makinemi evde unutmuşum. Cep telefonuyla çekilen resimler çok içime sinmedi ama ...

11 Mart 2014 Salı

Yoksa Diyete mi Başlıyorum?


Bu sabah topi bana izin verdi de bu tabağı hazırlayabildim kendime:) Küçücük bebekten izin mi alınır? Alınıyormuş işte. Uyumadı ama kendi kendine oynadı pek ses etmedi. Kahvaltı ederken beni izledi sonra da. O beni izlerken "Acaba canı istemiş midir onun da , aman canım bende bal kaymak yemiyorum sonuçta, peynir domates işte ne isteyecek." diye düşünürken buluverdim kendimi. Evde oturuyorum diye sevinirken hepten kafayı uçurmayalım bide:)) Amaan zaten topinin de hepi topu iki ayı kaldı. O da sonra bizim gibi herşey yiyebilecek. Tuz ve şeker hariç. İkisi de çok faydalı şeyler değil zaten. Tanışan bir daha ayrılamıyor. Ben şahsen hiç tanışmamış olmayı yeğlerdim. Belki böylece diyet  yapmak benim için çok daha kolay bir hal alırdı.

Ama kahvaltı tabağıma bakınca acaba diyete başlamış olabilir miyim dedim. Aslında pekala da diyet kahvaltı tabağı oldu. Yanında da şekersiz limonlu bir yeşilçay. Buraya kadar herşey mükemmel. Ama ben kendimi tanıyorsam o küçücük ekmeğin üzerindeki küçücük çilek reçeli tanesi bana yetmeyecek ve ben gözü dönmüşçesine tatlı birşeyler arayacağım, bulacağım ve onu yiyip pişman olacağım:) Yemezsem de büyük gururla yarın bugün yediklerimin ve diyetimin ilk gününün postunu hazırlayacağım.:)

Topi birazdan uyanır. Şimdi onun o lezzetsiz kıymalı,kabaklı, havuçlu sebze çorbasını hazırmaya gidiyorum. Acaba bugün iki kişilik yapıp ona öğle yemeğinde eşlik mi etsem. Yok artık o kadar da değil:))

Bu arada tabağın altındaki peçeteyi eşim buldu aldı. Hani bizim annemle dekupaj merakımız var ya onun için. Bu peçeteyle ilgili de güzel planlarım var. İlerleyen günlerde faaliyete geçiricem inşallah:))

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...